Çalışma ortamlarında konfor koşullarının sağlanması, çalışanların genel sağlık, güvenlik ve iyilik hallerinin devam edebilmesi için gereklidir. Gürültü, üretim mekânlarında sıkça karşılaşılan sağlık risklerinden biridir, en önemli etkisi işitme kayıplarıdır. Çağımızda, gürültünün önemli fizyolojik ve psikolojik etkilerinin de olduğu, iş performansının ciddi şekilde düşmesine yol açtığı bilinmektedir. Gürültülü çalışma ortamları, dikkatsizliği beraberinde getirerek iş kazalarına yol açmaktadır. Ayrıca acil durum uyarı işaretlerinin algılanmasını güçleştirmektedir. İlgili yasal düzenlemelerde, gürültüye maruz kalan çalışanların sağlığını korumaya yönelik sınır değerler ve önlemlere yer verilmiştir. Bu çalışmada, endüstriyel üretim ortamında işitsel konfor koşullarının sağlanmasına yönelik Türkiye’de ve dünyada geçerli yasal düzenlemeler incelenmiştir. Bu bağlamda, Türkiye’de geçerli olan Çalışanların Gürültü İle İlgili Risklerden Korunmasına Dair Yönetmelik (ÇGİRKY), WHO Çevresel Gürültü Raporu, İngiltere, Hırvatistan, Kanada, Amerika, Meksika, Şili, Singapur ve Avustralya’da geçerli işçi sağlığı mevzuatları incelenmiştir. İncelemeler ışığında, Çalışanların Gürültü ile İlgili Risklerden Korunmasına Dair Yönetmelik’in (ÇGİRKY) diğer ülke mevzuatlarıyla tutarlı olduğu görülmüştür. Ancak mevzuatlar yalnızca çalışanların işitme sağlığını korumaya yönelik sınır değerler içermektedir. Gürültünün strese, dikkat dağınıklığına neden olduğu ve diğer önemli fizyolojik etkileri göz önüne alındığında, mevzuatlarda yer verilmiş mevcut gürültü maruziyet sınır değerlerinin daha düşük değerler olarak güncellenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Bunun için, yapılan üretimin niteliğine göre farklı işitsel ortam kriterlerinin belirlenmesi yoluyla mesleki gürültü mevzuatı geliştirilmelidir.
Anahtar Kelimeler: Mesleki Gürültü, Gürültü Maruziyeti, Endüstriyel Gürültü, Yasal Düzenleme
|
